Ütopyadan distopyaya düşebiliriz: Sadık Usta’nın temkinli iyimserliği

Yeni kitap hazırlıkları içinde çalışmalarını sürdüren sosyalist yazar Sadık Usta, Türkiye’nin çok zor bir süreçten geçtiğini, ancak özellikle Türkiye aydınının ütopyacı geçmişinden de güç alarak ve dünyada değişen güçler dengesini iyi değerlendirerek bir dağılma kaderini boşa düşürebileceğini belirtti. İçinde bulunduğumuz karanlıktan ancak devrimci

Frankfurt kıraathanesindeki hain

Üçüncü dünya savaşına mı sürükleniyoruz? Ukrayna ve Gazze çatışmalarının ardından bu bir sorudur. Tabii sorunun bir de örtük ön kabulü var; önceki iki savaş sona ermiştir ve buna karşılık bir yenisi, üçüncüsü, ihtimal dahilindedir. Oysa üçüncü savaşın emaresi olarak görülen çatışmaların ve cephelerin,

Zındık yazı

George Granville Monah James, şimdi adı unutulmuş bir mantık profesörü. Geride ancak meraklılarının arayıp bulabildiği bir kitap bırakmış; başlığı “Çalınmış Miras…” James’in kitapta söylediği şu; Bugün Yunan felsefesi diye bildiğimiz şey hemen hemen Büyük İskender’in Mısır’ı fethi ve ardından İskenderiye Kraliyet Kütüphanesi’nin talan

The Banshees of Inisherin: Bir filmden daha fazlası

Popüler kültürden ve onun dayattığı gerçeklikten bir kaçış yok. İnsan zihni iki karşıt kutba bölündü.  Beğenenler ve beğenmeyenler. Bu yazı bir beğenme ya da beğenmeme hadisesi değildir. Bu yazı, İrlanda ulusunun tarihi gerçeklerini bir turizm nesnesine, reklam diline kurban edenlere güçlü bir itirazdır.

Yurtdışına göç etmek gerçek bir kurtuluş mu? Efsaneler, mitler ve gerçekler

ATGB’nin (Avrupa Türk Gazeteciler Birliği) benim adıma açtığı resmî mail hesabını kontrol ediyorum. Kendisinin, ülkesinin ve ailesinin geleceğinden endişe eden binlerce farklı ismin ortak şikayetlerini okurken daralıyorum. Nefesim kesiliyor… Ülkenin nefesi kesilirken yazarların, gazetecilerin ve aydınların rahat nefes alması hayal dahi edilemez. Yazar sokağın

Nazi kamplarının yerini Akdeniz aldı

“Bugün, Sicilya açıklarında göçmenleri taşıyan bir tekne alabora oldu. Aralarında çocukların da bulunduğu toplam 250 kişi yaşamını yitirdi…” Radyodan yükselen bu ses artık vicdanlarımızı harekete geçirmiyor. Kapitalizm kendi amaçları doğrultusunda yoluna devam ederken, milyonlarca yoksul için soykırım ve kitlesel trajediler sıradan hâle geliyor.

Türkiye’yi Kurtlar Vadisi kurtarmıştı, ABD’yi Netflix kurtarabilir mi?

4 Temmuz 2003’te Irak’ın Süleymaniye kentinde ABD askerlerinin gerçekleştirdiği operasyon sonrasında Türk özel kuvvetlerine bağlı birlikler başlarına çuval geçirilerek gözaltına alınmıştı. Tüm bu yaşananların içeriğine derinlemesine girmeyeceğim. Bir ulusun haysiyetine ve şerefine geçirilen çuval hâlâ olduğu yerde durmaktadır. Bunun temel sebebi AKP iktidarının

Ilımlılar ile cihatçılar arasında Batılı bir İslam arayışı

Susurluk olayı devletin öldüğünü ortaya çıkarmıştı. AKP’liler geldiler ve o devleti ölü geçirdiler. Bunda, Türkiye’nin yerel üretime dayalı bir ekonomi olmaktan çıkıp, finans kapitalin kontrolüne geçmiş ve uluslararası kapitalizm ile “bütünleşmiş” bir yapıya dönüşmesinin payı büyük. Bu şartlarda yönetmek ve düzeni muhafaza etmek

Cemil Fuat Hendek: Almanya’nın tarihi yeniden yazılmalı

Sadece Türkiye’nin değil, Federal Almanya’nın da tarihi yeniden yazılmalı. Hatta 75’inci kuruluş yılında bu ikincisi ilkinden daha önemli. Nitekim bu talep giderek daha fazla dillendiriliyor. Ancak böyle bir girişim için bugün resmen yok sayılan iki büyük ağırlığın masaya konulması ve hatta onların varlığı